Kışanak, "Biz şimdi bizim olanı, kendi kültürümüzü, kendi tarihimizi yaşatarak, genç kuşaklara aktaracak inşa hareketini sürdüreceğiz. Açık söylüyoruz. Kızanlar kızsın, küsenler küssün. Biz Kürdistanı baştan aşağı yeniden imar edeceğiz. Özerkliğimizi, öz yönetimimizi inşa edeceğiz" dedi.
BDP Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan adayları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, kentleşme ve kentin sorunlarına ilişkin Diyarbakır'da mimarlar, mühendisler, şehir planlayıcıları ve kente dair sözü olanlarla bir araya geldi.
Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'ndaki toplantıya TMMOB'a bağlı meslek odaları yönetici ve üyeleri ile şehir plancıları ve konuya ilgi duyan çok sayıda kişi katıldı. Yaklaşık 4 saat süren toplantıda kentin; ulaşım, kentsel dönüşüm, imar ve yapılanmaya ilişkin sorunları ve projeleri tartışıldı. Konunun uzmanlarından öneriler, görüşler ve eleştiriler alındı.
BDP Eş genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş ve TMMOB Diyarbakır İKK Sekreteri Necati Pirinççioğlu'nun moderatörlüğünü yaptığı toplantıda Beştaş, BDP olarak diğer bütün seçimlerde olduğu gibi hakla birlikte bir yönetim beklediklerini söyledi. "Temel perspektifimiz yerinden yönetim, halkın katılımıyla yönetim bizim temel politikamızdır" diyen Beştaş, "Toplumun tüm kesimleri, bileşenleri ve katmanları ile gerçekten Amedde ilişkin yeni projeler, yeni yüzler, kentin kimliğini koruyan, tarihini göz önünde tutan, geleceğe daha iyi yaşam standartları sunan bir perspektif yakalamaya çalışıyoruz. Sadece Amede ilişkin değil Kürdistanın ilçe ve beldelerine ilişkin böyle bir anlayışımız var" diye konuştu. Morallerinin çok yüksek olduğunu ifade eden Beştaş, "30 Martta iyi yönetimleri hep birlikte çıkaracağız. Bizim sonumuz hayırlı olacak, bizim sonumuz hayırlı olduğunda Türkiyenin de sonu hayırlı olacak" diye konuştu.
Necati Pirinççioğlu ise toplantıda; BDP Eşbaşkanlarıyla, 15 yıldır yerel yönetim deneyimlerini de eleştiren eleştirirken de geleceğe dair öneri barındıran bir söylemle sözünü söyleyebilen kişilerin birlikte öneri ve fikirleri alacaklarını belirtti. 5 yıl boyunca kenti birlikte yönetecekleri için bu tür buluşmaların çok önemli olduğunu ifade eden Pirinççioğlu, "Örgütlü olan diğer kesimlerle sadece teoride değil, halktan kente dair, uygulanan projelere dair fikirleri ya da eleştirileri olan vatandaşların da katılım mekanizmaları olacağını düşünüyorum. BDPnin başlattığı bütün kesimlerle buluşmalarını önemsiyoruz" diye konuştu.
VASATA RAZI OLAMAYIZ
BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak da 15 yıldır bu siyasi geleneğin halktan aldığı yerel yönetim yetkisini kullandığını anımsatarak, gelinen aşamada normale, vasata, sıradana razı olamayacaklarını belirtti. "Diyarbakır halkı da Kürt halkı da daha fazlasını istiyor. Bizim de beklentimiz bu yönde vasatın dışına çıkıp, nitel bir sıçrama yapmak" diyen Kışanak, "Çünkü bu yolculukta en nihayetinde varmak istediğimiz yer, insanlarımızı daha mutlu, huzurlu yaşam koşullarına kavuşturmak içindir" dedi.
Seçim sürecinde başlatmış oldukları kent dinamikleriyle yapılan toplantıları seçimden sonra da devam ettirmeye arzuladıklarını ifade eden Kışanak, emekçilerle, gençlerle yaptıklarını söyledi.
Kadın, ekoloji ve çocuklarla toplantılarımız sürecek" diyen Kışanak, bu ana grupların her birinin kendi içerisinde çalışmalarını sürdürüp yerel yönetimlerle birlikte çalışarak katılımlarını belirtmeleri gerektiğini vurguladı.
Yönetim olarak bütçe yapılmadan önce Ekim ya da Kasım aylarını halka hesap verme ve yeni dönemi planlama ayı ilan etmeye öngördüklerini söyleyen Kışanak, şunları söyledi: "Bütün bu özgün gruplarla ayrı ayrı toplantılar alalım. Halkımızın verdiği yönetim yetkisini yine halkla birlikte kullanalım. 5 yılda bir seçim dönemini beklemeden her yıl o yılın bütçesinin hesabını vermek ve halkın önceliklerini ve tercihlerini dinlemek üzere bu toplantıları yapmayı düşünüyoruz." Kışanak ayrıca projelerini, şekillendirmeden önce bu kentin geleceğine dair ciddi katkıları olacak bu tür toplantıları sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
'YENİYİ YARATMA ZAMANI'
"Bizi yıllarca bölücü ve yıkıcı olarak suçladılar" diyen Kışanak şöyle devam etti: "En sonunda herkes bizim yıkmak istediğimiz şeylerin gerçekten de yıkılması gerektiğini savunur hale geldi. Herkes bu sistemden şikayet etmeye başladı, bu sistem vesayetçidir, tekçidir, demokratik değil, otoriterdir, değişmesi lazım. Bu sistem mağdurlar yarattı. Çok şükür bu noktaya geldiler. Biz yıllarca bunun cefasını çektik. Suçlandık, yargılandık, cezalar aldık. Ama şimdi herkes aynı noktaya geldi. Bunun değişmesini herkes söylüyor."
Şimdilerde ise yapıcı olmakla suçlandıklarını aktaran Kışanak, "İnşa edeceğiz diyoruz, yanlışı bozduk, doğrusunu yapacağız. Vay efendim niye inşa ediyorsunuz. Bu da çok fazla sürmeyecek. Ama biz doğru bildiğimizi yapmaya devam edeceğiz. Ben inanıyorum ki bir süre sonra onlar da bu noktaya gelecekler" dedi.
Yıllarca kendilerine toplum mühendisliğinin dayatılmak istendiğini belirten Kışanak, şöyle konuştu: "Her şeyin mühendisliği olur, ama toplumun olmaz. Toplum kendi öz dinamikleriyle buna karşı refleks verdi, direndi. Biz şimdi bizim olanı, kendi kültürümüzü, kendi tarihimizi yaşatarak, genç kuşaklara aktaracak inşa hareketini sürdüreceğiz. Açık söylüyoruz. Kızanlar kızsın, küsenler küssün. Biz Kürdistanı baştan aşağı yeniden imar edeceğiz. Özerkliğimizi, öz yönetimimizi inşa edeceğiz. Ben inanıyorum ki onlar da bir süre sonra bu noktaya gelecek. Var olan yanlıştı, eksikti. Şimdi yeniyi yaratmanın zamanı."
BİR GÜN BİLE KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK
Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Fırat Anlı da, kentin farklı dinamikleriyle toplantılar yaptıklarını belirterek, "Biz 30 Mart'ı bekleyemeyiz. Çünkü bu kentin bir gün bile kaybetmeye tahammülü yoktur" dedi. Diğer partilerin çılgın ve uçuk projelerle ortaya çıktıklarını hatırlatan Anlı, "Biz çılgın projeleri son derece basitleştirip yaptığımızdan artık çılgınlığı kalmadı. Çünkü Amed hakikaten her boyutuyla çılgın bir şehir. Son 20 yılı düşününce büyük bir macera yaşamışız. Bu salon çok şeye tanıktır" diye konuştu.
Yapılan toplantıların bir seçim çalışması olmadığını, konuşulanların 30 Mart'tan sonra uygulanacağını ifade etti. Bunun bir kolektif bir çalışma yöntemi olduğuna dikkat çeken Anlı, önemli bir kısmının hazır olduğu projelerini başlıklar halinde kamuoyuna sunmayı saygılı bir tavır olarak görmediklerini vurguladı. Anlı, "Projelerin revize edilmesinde ya da hiç aklımıza gelmeyen projelerin bu kente uygulanması bu toplantıların somut bir çıktısı olacak" dedi. Yeni yasayla birlikte yönetim sınırlarının bin kilometrekareden 15 bin kilometrekareye çıktığını bildiren Anlı, artık sadece kent merkezini değil kırsalı da planlayacaklarını bunun için görüş ve önerilere açık olduklarını belirtti.
Toplantı, katılımcıların, görüş, öneri ve eleştirileriyle devam etti.