Aralarında İHD, Mazlum Der Van şubeleri, Van Kadın Dernegi (VAKAD) ın da bulunduğu 8 STK, Anadolu Konteyner kentte bir günlük açlık grevi başlattılar.
Yaşanan ağır kış koşullarına rağmen üç aydır elektrikleri kesilen Anadolu Konteyner Kent sakinleri, Vandaki STK2ların kendilerine verdikleri destekten dolayı memnun olduklarını dile getirerek, mazluma, yoksula sahiplenmenin bir vatandaşlık görevi olduğunu söylediler.
16.11.2013 Cumartesi günü saat 08 sıralarında Anadolu Konteyner kente gelerek, depremzedelerin açlık grevi eylemi sürdürdükleri barakada, açlık grevine başlayan ve depremzede eylemcilere destek veren STK lar şunlar
1-Mazlum Der Van şubesi
2-Van Kadın Derneği (VAKAD)
3 İHD Van şubesi
4-İnsanca Yaşam Derneği (İnsan Der)
5-Azadi İnsiyatifi
6-Dep Der
7-Kamu Emekçileri Sendikası (KESK)
8-Anti Kapitalist Müslümanlar
90 gündür karanlığa mahkum edilen ve sorunlara çözüm bulunmadığı için depremzedelere destek amaçlı bir günlük açlık grevi eylemine başladığını söyleyen STK temsilcileri şunları söylediler.
Mazlum - Der Başkanı Yakup Aslan Yaklaşık 90 günden beridir deprem gibi bir afeti yaşayıp depremden sonra bu geçici yerleşim alanları olan konteyner kentte yaşayan insanlar 90 günden beridir karanlığa ve soğuğa terk edilmişlerdir. Biz Vandaki bazı duyarlı STKlar sesimizi Dünyaya Türkiyeye ve hatta Vandaki sağır ve körlere duyurmak için bir günlük açlık grevi yapmaya karar verdik, bir çok STK haber vermemize rağmen belirli STKların desteğiyle açlık grevine destek vermekteyiz. Biz bu eylemimizle buradaki mazlumiyeti mağduriyeti görmek istemeyen insanların acısını paylaşmak ve duyurmak için buradayız. Yetkililerin bu mağduriyeti görmemeleri durumunda yeni etkili eylemler yapmaktan geri kalmayacağız. Vandaki yurttaşlardan ve STKlardan yapılan kara propagandanın etkisinde kalmamalarını tavsiye ediyoruz. Yarın Allah huzurunda Allaha hesap vereceklerini vicdanlarının bu durumdan onları rahatsız edeceklerini unutmamak gerekir. Bu insanı bir meseledir. Vanın afet bölgesi ilan edilmemesinin tamamen bir ayrımcılık ve yanlış bir politikadır. Bu politikaları rezil eden sembolik bir eylemle buradayız.
İHD Başkanı Hamdi Bayhan; Bizler 3 aya aşkındır Elektriksiz, Susuz, konteyner kentlerde mücadele veren bu insanların çığlıklarına bir nefes bir katkı olsun diye buradayız, 90 gündür açlık grevinde olan bu insanların bütün dertleri sosyal devletiz diyen devletin ve iktidarın bu prensibinin işleyişini kaybetmemesidir. Türkiyedeki rant pastasından sadece bir kesim faydalanıyor geriye kalanlar bu şekil kendi kaderlerine baş başa bırakılıyor. Buradaki eylemi bu manada çok anlamlı buluyoruz. Türkiyenin her yerindeki insanlar için ve özellikle de kendi haklarını istemeleri içinde ayrı bir güçtür. İnsanı talepleri var . barınma ihtiyaçlarının giderilmesini istiyorlar. Ancak hükümet ve devlet tamamen bunlara sessiz çünkü gündemlerinde ne yoksul, ne de ezilen var. Biz bu insanlarla beraber olmaya devam edeceğiz.
Zozan Özgökçe VAKAD : bu eğilimin içiriği Türkiyedeki yoksulluk ve yönetim şekilleri bunları çok iyi ortaya koyan sosyolojik bir durumdur. Deprem sonrası bir çok şeyin yapıldığı söyleniliyor. Buradaki 110 aileye çözüm bulunmaması traji komik bir durumdur. Deprem sonrası zararlar tanzim edilirken Vanın durumu pek hesaba katılmadı. Bir durum var ki deprem öncesi durumu kötü olan insanların deprem sonrası daha da kötü bir duruma düştükleriydi. Biz bugün buraya gelmekle Çözümsüzlük Çözüm değildir dedik. Çünkü çözümsüzlük ve açlıkla soğukla terbiye edilmeye çalışılıyor. Bu da sosyal devlet adına hiç olmayacak bir yöntemdir. Buradan herkese seslenmek istiyorum. Bunu sorunu halk olarakta çözebiliriz diye düşünüyorum. Buna gücümüz de var. Dayanışmayı gösterebiliriz. Herkes elinde ne geliyorsa imece usulü herkes bu işe bir el atsa bu insanlar en azından bu kışı atlatacak bir çözüm bulunabilir. Duyarsızlığın sonucunu yaşıyoruz. STKlar olarak her defasında bu konuyu dinlendirdik, bu konuya herkesin duyarlı davranmasını bekleriz. Bu sorun bence Vanda yaşayan 1 buçuk milyon insanın sorunudur. Vanda ciddi bir yoksulluk, sorunu var. Bunun bir an önce dönüşüp değişmesi lazım, herkese iyi yaşam koşulları yaratmak bence bizim elimizde, herkese onurlu yaşam koşulları yaratmalıyız.
Mesut Baygümüş Anti Kapitalist Müslümanlar olarak buradaki açlık grevine destek vermek için buradayız, kendi ülkesinde mülteci konumuna düşmek ne kadar zor bir durum olduğuna buradan tanık oluyoruz. Zira Suriyeden gelen mültecilere yapılan konteyner kentler onlara verilen imkanlar buradaki 100 aileye bile verilememesi kadar üzücü bir durum yoktur. Dolayısıyla buradaki açlık grevinin Türkiyedeki herkese ulaşabilmesi için medya sağır dilsiz kalmış, kimseye ulaşmaması için herkes susmayı tercih ediyor. Bazı muhalif basın dışında hiç kimse bunu yansıtmıyor. Bir an önce medyanın kulak ve gözlerini açıp bunu bütün Türkiye ve Dünya halklarına duyurarak, bu sorunun bir an önce çözüme kavuşturulmasını istiyoruz.
Minik Yaseminin İsyanı
Minik Yasemin Bayit (7 yaşında) Vali ve Başbakan bir gün burada yaşasınlar veya çocuklarını yollasınlar anlarlar bizim neler yaşadığımızı, Valiye yazıklar olsun bizi karanlık bıraktı. Vali bizim çıkmamız için Elektriklerimizi kesti. Ben okulda mutluydum ama konteynerda mutsuzum. Havalar soğuk olunca ders çalışamıyordum. Elektrikler yokken hep dua ediyorum elektriklerimiz gelsin diye, Elektrikler varken okula gidiyordum ama şimdi gitmiyorum. Ben ev istiyorum. Elektriklerin gelmesini istiyorum.