'JİTEM onlarca kişiyi katletti'

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde bir araya gelen kayıp yakınları, 1994 yılında gözaltına alındıktan sonra Manis deresinde işkence edilmiş ve 60 kurşunla infaz edilen Zeki Yılmaz'ın akıbetini sordu.

Yüksekova’da kayıp yakınları, faili meçhul cinayetleri ve gözaltında kayıpların akıbetini sormak Sanat Sokağı'nda bir araya geldi.

Aralarında Yüksekova Belediye Başkanı Ercan Bora, BDP Yüksekova belediye Eş Başkan adayı Tacettin Safalı, İHD temsilcisi Muhyettin Unal, KURDÎ-DER, MEYADER, TUHAD-FED yöneticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

1994 yılında gözaltına alındıktan sonra 60 kurşunla öldürülen Zeki Yılmaz’ın akıbetini, Kardeşi Reşit Yılmaz, anlattı.

Yılmaz, "1963'te Van'ın Başkale ilçesinde doğdu. 14 yaşında iken Yüksekova'ya yerleşti. Kars'ta askerliğini yaptı. Askerliğini bitirdikten sonra hayvan tüccarlığı yapıyordu. Sonraki senelerde bakkal dükkanı işletmeye başladı. Savaşın yoğun olduğu yıllardı.

Yüksekova'da onlarca kişi JİTEM tarafından kaçırılıp, işkencelerden geçiriliyor ve öldürülüyordu. Zeki'de bu keyfi işkencelerden günlerce nasibini almış ve daha sonra tekrar serbest bırakılmıştı. 22 Şubat 1994 sabahında  Şemdinli yolu üzerinde bulunan bakkal dükkanını açmak üzere evden çıktı.

Çevrede onu gören görgü tanıkları Zeki'nin içerde Kur'an okuduğunu anlatıyordu. Beyaz renkli toros marka bir araç dükkanın önüne yanaşır. Aracın içinde kar maskeli 5 kişi Zeki'yi arabaya zorla bindirip uzaklaşır. Sonrası başlayan korkunç. Zeki günlerce kayıp olur. 3 gün boyunca ailesi tarafında devletin tüm kurumlarına başvurular yapılır. Her defasında 'Zeki burada değil', 'Tabura bakın', 'Emniyete bakın' değişleri günlere yayılır. 4. günün sonunda Yüksekova'nın Dilek Taşı (Manis) köyü yakınında bir dere yatağında, vücuduna 60'tan fazla kurşun sıkılmış, vahşice işkence edilmiş halde cesedi bulundu" dedi.

Zeki Yılmaz'ın faili meçhul binlerce kişi gibi suçu olmayan ailesine bağlı bir baba olduğunu söyleyen Yılmaz " Fotoğrafını kaldırdık. Bakıp görmeyen, duymayan o kadar çoktu ki bulamadık. Zeki'yi her gün yeniden kaybettiğimiz, gülen yüzünün nerde olduğunu, nerde donup kaldığını bilemediğimiz ağabeyimin toprağa verilmesiydi. Yüksekova çetesi adı altında devletin bekasını sağlamak adına onlarca insanin vahşice öldürülmesine, kayıp edilmesine ve işkencelerden geçirmesini sağlayanların yargılaması için ülkeyi yöneten Başbakan Tansu Çiller, Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş ve o dönemin hükümet yetkilileri Doğru Yol Partisi, Anavatan Partisi ve Refah Partisi, Yüksekova Tabur Komutanı Mehmet Emin Yurdakul, Yüksekova ilçesini yönetenler ve görev yapan Emniyet Genel Müdürlüğü, Kaymakam, korucu başı, özel harekatçı, Enver Çırak, üsteğmen Bülen Yetüt, görevli polisler, taburdaki uzman çavuş, itirafçı Kahraman Bilgiç, Et Balık Müdürü. Bu çete ve isimlerin hemen hemen her yerde ulusal basının yayınlarında ve yazılan onlarca kitaplarda bulabilirsiniz. Ve bu isimler yıllarca bu ülkeyi karanlığa sürükleyerek, yapılan onlarca suça rağmen cezalandırılmamışlar.

Güncel Haberleri

Sağlık Bakanlığı kura sonuçları açıklandı: Hakkari’de göreve başlayacak isimler belli oldu
DEM Parti Yüksekova İlçe Örgütü Önder İçin Taziye Kurdu
Selahattin Demirtaş'tan Sırrı Süreyya Önder mesajı: Her daim kıymetlimizsin
Sırrı Süreyya Önder hayatını kaybetti
Hastaneden Önder açıklaması: "Hayati tehlikesi artarak devam ediyor"