Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM), Gezi direnişi ile Ukrayna’daki Maidan başta olmak üzere Avrupa genelindeki gösterilere yönelik polis şiddetinin araştırılması için bir komisyon oluşturacak.

Finlandiyalı Parlamenter Antti Kaikkonen, bu amaçla AKPM tarafından raportör olarak atandı.

Kaikkonen, raporunda Yunanistan ve İspanya’daki göstericilere yönelik polis şiddetine de yer verecek.

Finlandiyalı parlamenterin hazırlayacağı raporun, Nisan ayında ele alınması bekleniyor. Rapor ışığında çalışmalara başlayacak komisyon, 2 yıl süreyle görev yapacak.

“Türkiye ile çalışmak zorlaşıyor”

Göstericilere yönelik polis şiddetini AKPM gündemine getiren Hollanda Hristiyan Demokrat Parti (CDA) Milletvekili Pieter Omtzigt, insan hakları başta olmak üzere birçok konuda Türkiye hükümetiyle çalışmanın her gün biraz daha zorlaştığını dile getirdi.

Omtzigt başkanlığındaki Hollandalı parlamenter heyeti, Gezi direnişi sırasında polis şiddeti sonucu bir gözünü kaybeden Hakan Yaman ile görüştü.

Gösterici sanılarak polis tarafından öldüresiye dövülen minibüs şoförü Yaman, Uluslararası Af Örgütü yetkilileriyle birlikte Hollanda Parlamentosu Dış Politika Komisyonu’nu ziyaret etti.

Yaman, 13 aydır sorumlu polislerin belirlenip dava açılamadığını söyledi. Hollandalı parlamenterler, polisin tutumundan siyasi otoritenin sorumlu olduğunu belirterek, dava açılmamasını eleştirdi.

Süreç

Konu, Hollandalı AKPM üyesi Pieter Omtzigt öncülüğünde bütün gruplardan 25 parlamenterin imzaladığı ortak bildiri ile gündeme gelmişti.

Temmuz ayında açıklanan bildiride, Türkiye ve Ukrayna’daki barışçıl gösterilere yönelik polis şiddeti ve biber gazı kullanımının önlenmesi için düzenleme istendi.

Türkiye ve Ukrayna’da polisin “orantısız güç kullandığı” vurgulanan bildiride, “aşırı güç kullanımının polis saflarında dokunulmazlık kültürü ile birleştiği” belirtildi.

AKPM üyeleri, polisin biber gazı kullanımıyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 2006 yılında aldığı Oya Ataman kararına da atıfta bulunmuştu.

Konseye bağlı olan AİHM, Avukat Oya Ataman’ın başvurusu üzerine 2006 yılında Türkiye’yi mahkûm ettmişti.

Biber gazının sağlık açısından zararlarına dikkat çekilen AİHM kararında, “Devletler, sadece toplantı yapma hakkını korumakla kalmayıp, bu hakkı dolaylı yoldan usulsüz bir şekilde sınırlandırmaktan da kaçınmalıdır” denilmişti./BBC