BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, ağır hasta tutsakların durumlarının araştırılması için Meclis'e araştırma önergesi verdi. Önergede, bugün itibari ile Adalet Bakanlığı'nın verilerine göre Türkiye geneli cezaevlerinde ağır hasta ve kendisine bakamayacak durumda olan 330 kişi bulunduğu belirtilerek, "Sadece 2012 yılı içerisinde 260 kişi cezaevlerinde yaşamını yitirmiştir. Bu rakamlara göre Türkiye cezaevlerinde her hafta 5 mahpus hayatını kaybetmektedir. İHD Cezaevleri Komisyonu'nun 2013 yılı açıklamasına göre ise hapishanelerde kendilerinin tespit ettiği 154'ü ağır durumda 526 hasta bulunmaktadır. Bu hastalar arasında yürüyemeyen, eli tutmayan, yardım olmaksızın beslenemeyen ve hatta başını dahi hareket ettiremeyen birçok kişi bulunmaktadır. Bu kişiler Metris R Tipi hapishaneye sevk edilmektedir" denildi.

"Ağır hasta tutuklu ve hükümlülerin tahliye olabilmeleri için gerekli olan iki şart Adli Tıp Raporu, savcılıktan görüş istenmesi ve Cumhurbaşkanı affı çok uzun bürokratik süreçleri kapsamaktadır. Bu nedenle çoğu mahpus başvuru süreçleri neticelendirilmeden yaşamlarını yitirmektedir" denilen önergede, Şubat 2013'te kanuna "ağır hastalık veya sakatlık nedeniyle cezaevinde hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkûmun cezasının iyileşinceye kadar geri bırakılacağı" hükmünün eklendiği kaydedildi. Önergede, bu doğrultuda Mayıs 2013'e kadar 460 tutuklu ve hükümlünün tahliye talebiyle başvuruda bulunduğuna yer verilerek, bunlardan sadece 43 kişinin cezasının infazının geri bırakıldığı ve 417 kişinin talebinin ise reddedildiği belirtildi. Önergede, 14 kişinin ise Adli Tıptan rapor beklerken cezaevinde hayatını kaybettiğine işaret edilerek, "Bugün hala 113 hasta mahkûm Adli Tıp Kurumu raporu beklemektedir. Bütün bu veriler Türkiye'deki hapishanelerde bulunan ağır hasta tutuklu ve hükümlülerin insani kriterlerden uzak, çok ağır şartlar içerisinde yaşam mücadelesi verdiklerini gözler önüne sermektedir. Bu bağlamda mevcut hali ile Türkiye hapishanelerinde bulunan ağır hastalara adeta bir insanlık dramı yaşatılmaktadır. Bu durum ne Türkiye'nin uluslararası düzeyde imzaladığı antlaşmalar ile örtüşmekte ne de demokrasi ve insan hakları ile bağdaşmaktadır. Bir ülkenin hapishaneleri o ülkenin vicdanıdır. Bu nedenle bu ağır tablo karşısında TBMM'nin inisiyatif alması ve bu bağlamda meclis araştırması açılması büyük fayda sağlayacaktır" diye belirtildi.

Hasta tutsaklar için soru önergesi de verildi

Buldan, aynı doğrultuda Adalet Bakanı Sadullah Ergin'e yazılı soru önergesi verdi. Yanıtlanması istemiyle verilen soru önergesinde şu sorular soruldu: "Bakanlığınıza bağlı kaç R tipi hastane hapishane bulunmaktadır? Bu hapishaneler kaç yataklıdır ve toplamda kaç mahpus bulunmaktadır? Bu mahpuslardan kaçının durumu ağır düzeydedir? Bu hapishanelerde toplamda kaç doktor bulunmaktadır? Bu doktorların kaçı uzmandır? Görev yapan doktorların uzmanlık alanları nelerdir? Bu doktorlar mesai günlerinde tam gün olarak bu hapishanelerde mi görev yapmaktadırlar? Bakıma ihtiyacı olan hasta mahpusların bakımını kim yapmaktadır? R tipi hapishanelerde doktor dışında hangi çalışanlar bulunmaktadır? Bu çalışanların görev dağılımlarına göre sayıları kaçtır?" DİHA