Ukrayna Kharkiv-İstanbul seferini yapan uçağın kaçırılma olayının arkasındaki sır perdesi aralanıyor. Sabiha Gökçen Havalimanı’nda gözaltına alınan Ukraynalı iki çocuk babası Artem Hozlov uçağı 5 Ağustos 2011 tarihinde tutuklanan Ukrayna’nın eski Başbakanı Yuliya Timoşenko başta olmak üzere tüm siyasi tutsaklarının serbest bırakılması için kaçırdığı netleşti.

Hozlov’u bizzat ikna eden 110 yolcudan biri olan iş adamı Selim Şeyhzaman ANF’ye yaşananları anlattı. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun havalimanında yaptığı, "Kendiliğinden teslim olmayınca, ikna etmemiz gerekiyordu” açıklamasını yalanlayan Selim Şeyhzaman “Onu polisler değil bizzat ben, bir hostes ve pilotlar ikna ettik. Polis geldiğinde zaten ikna olmuştu” dedi.

Artem Hozlov isimli Ukraynalı, Ukrayna’nın eski başbakanı Timoşenko başta olmak üzere tüm siyasi tutsakların serbest bırakılması talebiyle dün Kharkiv –İstanbul seferini yapan Pegasus Hava Yolları'na ait uçağın kaçırılma girişiminde bulundu. 45 yaşındaki Hozlov, uçakta bomba olduğunu söyleyerek, istikametin Kış Olimpiyatların yapıldığı Soçi kentine çevrilmesini istese de, pilotlar "Soçi'ye gidiyoruz" diyerek uçağı Sabiha Gökçen Havalimanı'na indirdi.

TİMOŞENKO VE TÜM SİYASİ TUTSAKLARA ÖZGÜRLÜK TALEBİ

Olay sırasında uçağın içinde yer alan 110 yolcudan biri de iş adamı Selim Şeyhzaman’dı. Diğer yolcular gibi geç saatlerde kadar Sabiha Gökçen Havaalanında ifadesi alınan Şeyhzaman, yaşananları şöyle anlattı: “Uçak kalktıktan bir müddet sonra Ukrayna vatandaşı olduğu söyleyen bir adam uçağın istikametinin Kış Olimpiyatların yapıldığı Soçi kentine çevrilmesinin istedi. Bu isteği yerine getirilmediği takdirde uçakta bulunan ortağının bomba patlatacağını söyledi. Çok sinirli ve öfkeliydi. O nedenle başta çok heyecanlandık. Neden böyle bir girişimde bulunduğunu sorduğumda, eski Ukrayna Başbakanı Timoşenko başta olmak üzere Ukrayna ve Rusya ‘da ki tüm siyasi tutukluların serbest bırakılmasını istediğini söyledi.”

BİZ İKNA ETTİK, POLİSLER ÜÇ SAAT SONRA GELDİ

Vali Mutlu’nun, "Kendiliğinden teslim olmayınca, ikna etmemiz gerekiyordu. Ukrayna dilinde konuşan müzakerecimiz vardı” açıklamasını yalanlayan Şeyhzaman, “Polisler biz Sabiha Gökçen havaalanına indikten üç saat sonra geldi. Ben, bir hostes hanım ve pilotlar zaten şahsı ikna etmiştik” dedi. Hozlov’un uçakta alkol kullanmadığını ancak öncesinden alkol almış olabileceğini dile getiren Şeyzaman “Belli ki Ukrayna’da yaşanan siyasi gelişmeler onu çok öfkelendirmişti. Hayata karşı sinirliydi ve ciddi görünüyordu. Onunla konuştukça giderek sakinleşti. İki evlilikten iki oğlunun olduğunu anlattı. Bir oğlunun birinci diğer oğlunun ise onuncu sınıfta olduğunu söyledi. Çaresiz ve hayattan bıktığını ifade ediyordu” diye aktardı.

‘SOÇİ’YE İNDİĞİMİZ SÖYLENİNCE YANLIŞ UÇAĞA BİNDİĞİMİ DÜŞÜNDÜM’

Bazı yolcular ise ne olduğunu dahi anlamadıklarını söylüyor. Bu yolculardan biri olan üniversite Öğrencisi Kenan Arık hala şaşkındı. Uçağı kaçıran şahısın istikametinin Soçi’ye çevrilmesini istediğinde pilotların onu ürkütmemek için Soçi’ye uçtuklarını söylediğini belirten Arık, “Hostesler bize Soçi’ye indiğimiz söyleyince, acaba yanlış uçağa mı bindik diye düşündüm kendi kendime” diye konuştu. Özel timlerin uçak indikten 4-5 saat sonra geldiklerini aktaran Arık, yolcular tahliye edildikten sonra uçağa girdiklerini söyledi.

Yolculardan Viktoria Bostan ise yaşananları dahi anlamadığını söylüyor. “Hiç korkmadım çünkü ne olduğunu bile anlayamadım” diyen Bostan, “Kitap okuyordum bir adam kalktı ve sinirli bir biçimde konuşmaya başladı. Uçağın Soçi’ye inmesini ve orada Rus konsoloslukla konuşmak istediğini söyledi” diye anlattı. Son dakikaya kadar uçağın İstanbul’a iniş yaptığını anlamadığını da aktaran Bostan, “Ben Soçi’ye indiğimizi sanıyordum” dedi.

ANF