BDP ve HDP Van il örgütleri, Nusaybin-Qamişlo arasındaki sınır hattında örülen "utanç duvarı"nın inşaatını protesto etmek amacıyla mayınlı alanda 7 gündür "ölüm orucu" eylemi yapan Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan'a destek amaçlı kitlesel eylem gerçekleştirilecek. Nusaybin ile Qamişlo arasına yapılmak istenen duvarı kınayan BDP Van İl Eş Başkanı Musa İtah, Kürtler arasında 21. yüzyılda çözüm sürecini baltalamak için sınırda örülen ya da Kürtlerin yüreğini ve coğrafyasını parçalayan utanç duvarına karşı, partilerince kararlı ve ciddi bir eylem yapacaklarını belirtti. Rojava halkının yanında olduklarını bir kez daha vurgulayan İtah, yapılmak istenilen duvara karşı Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan'ın ölüm orucuna başladığını söyledi. Halkın direnişi ile Rojava devrimini sahiplendiğini dile getiren İtah, Rojava halkının iradesi ablukaya alındığını, fakat halkın kararlı bir direnişle bu ablukaya geri adım attırdığını dile getirdi. Bölgede bulunan seçilmiş belediye başkanlarının süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi ile Ayşe Gökhan'a destek olma kararı aldığını belirten İtah, 7 Kasım günü bütün seçilmişler olarak Nusaybin- Qamişlo sınırına yürüyeceklerini ve Rojava halkının yanında olacaklarını kaydetti.

'Kürtlerin kazanımlarını engellemek için utanç duvarı yapılmaktadır'

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Eş Başkanı Harun Okay,
sınıra yapılacak duvarın kabul edilebilir bir yanının olmadığını ifade etti. Kürt halkının bugüne kadar hiçbir duvar karşısında yılmadığını ve yapılan duvarı da muhakkak yıkacaklarını vurgulayan Okay, Kürt halkının Kasr-ı Şirin antlaşmasıyla ikiye, Lozan Barış Antlaşmasıyla da dörde bölündüğünü vurguladı. Kürt halkını bölecek, birlikteliğin önüne geçecek hiçbir duvar olmadığını belirten Okay, "Halkların arasına çekilmek istenen duvarların ayrıştırmaya yol açtığını bildiğimiz için bu duvarın bir an önce yıkılması ve Ayşe Gökkan'ın da sahipsiz bırakılmaması gerekiyor. HDP olarak 7 Kasım'da Nusaybin'de Ayşe arkadaşın yanında direnmeye gideceğiz. AKP Kürtlerin yükselişi karşısında kirli politikalarının bir ürünü olan Rojava'daki utanç duvarı, İran'daki idamların teşviki ve gizli politikalarının karşılığı olarak, Irak Kürdistan'ındaki KDP'nin işbirlikçi anlayış politikası ile Kürtlerin gelişimini ve kazanımlarını engellemek için utanç duvarı yapılmaktadır" şeklinde konuştu.

'Kürdistan'ın 4 parçası tek parça haline gelecektir'

Günlerdir Kürt halkı arasında "Utanç duvarı" örülmeye çalışıldığını belirten Jinda Rugeş Kaçak adlı yurttaş ise, 21. yüzyıla girilirken uluslar arasındaki sınırların anlamlarını yitirdiğini dile getirdi. Avrupa gibi büyük bir kıtada sınırların kaldırıldığına işaret eden Kaçak, Türkiye'nin halklar arasında duvarlar örerek ayrıştırmaya çalıştığını kaydederek, "Bu inançla beraber artık umuyoruz ki Kürdistan'ın 4 parçası tek parça haline gelecektir. Bu örülen duvarda sadece Kürtlere karşı yapılan düşmanlıktan geliyor" dedi.

'Sınıra örülen duvarı anlamsız kılacağız'

Yapılan duvara karşı tepkisini gösteren yurttaşlardan Levent Ürün ise, "Kürdistan'ın 4 parçasında var olan sınırlar, Kürt halkının kalbine dayatılmış ve saplanmış bir hançerdir" dedi. İran, Irak, Suriye ve Türkiye sınırları Iğdır'dan Hatay'a kadar her tarafında Kürtler yaşadığına dikkat çeken Ürün, aralarına sınır koyulmaya çalışılan insanların sınırların diğer boylarında yaşayan insanlarla akraba olduğunu kaydetti. Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan'ın açlık grevine girmesi ve gösterdiği direnişin çok anlamlı olduğunu vurgulayan Ürün, tüm Kürt halkının Gökkan'a destek vermesi gerektiğini ifade etti. Ürün, "Sınıra örülen duvarı anlamsız kılacağız. Kürt halkı sınırları tanımaz. Biz biliyoruz ki duvar dahi örülse bizi birbirimizden ayıramayacaktır. Sınır Kürt halkı için hiçbir anlam ifade etmiyor. Hiç kimse bu sınırı onaylayamaz. Biz tarihte de sınırları tanımadık şimdide tanımayacağız" dedi.