'Olayın üzerini kapatamazlar'
Ceylan Önkol'un ağabeyi Rıfat Önkol, bir, iki kişinin böyle cezalandırılarak olayın üzerinin kapatılamayacağını belirterek, asıl failler ortaya çıkarılıncaya mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi.
A+A-
Diyarbakır'ın Lice ilçesine bağlı Şenlik köyünde 4 yıl önce koyunlarını otlatırken, bomba atar mühimmatının patlaması sonucu yaşamını yitiren 12 yaşındaki Ceylan Önkol'un ölümü ile ilgili dosyada yeni bir gelişme yaşandı. Olayın ardından soruşturma başlatan Lice Cumhuriyet Savcılığı, savcıyı güvenlik gerekçesiyle olay yerine götürmeyen, jandarma görevlileri hakkında açılan soruşturmaya geçtiğimiz günlerde takipsizlik kararı vermişti. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) ise, bazı gazetelerde yer alan habere göre, savcının olay yerine gidip delil toplanmasına güvenlik gerekçesiyle izin vermeyen Lice İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Eyüp Subaşı hakkında önceki gün kovuşturma izni verdiği belirtildi. HSYK'nin kararını Batman Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği kaydedildi. Bu kapsamda Subaşı hakkında görevi ihmal suçundan dolayı Batman Başsavcılığı'nca soruşturma ve kovuşturma yapılabilecek. Mahkeme savcının hazırladığı iddianameyi kabul ederse Subaşı hakim karşısına çıkacak. Görevi ihmal suçunun cezası ise, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası.
'Bir kişiyi cezalandırarak olayın üstünü kapatamazlar'
Yaşanan gelişmeyi değerlendiren Ceylan Önkol'un ağabeyi Rıfat Önkol, bu gelişmenin yetersiz olduğunu belirterek, olayda sorumlu olan tüm sorumluların açığa çıkarılıp cezalandırılması gerektiğini söyledi. "Olay daha ayrıntılı bir şekilde açık ve net olarak ortaya çıkarılmalıdır. Ve sorumlular cezalandırılmalıdır" diyen ağabey Önkol, bu olayda sadece komutanın sorumlu olmadığını aktardı. Önkol, şunları ifade etti: "Sadece bir, iki insanı cezalandırarak, bu olayı sonuçlandıramazlar. Bu doğru değil. Komutan orada sadece görevini ihmal eden kişidir. Ama bu olayın arkasındaki tüm ayrıntıların aydınlatılması lazım. Olayın ayrıntıları ile ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Sadece binbaşını cezalandırıp kapatmak istiyorlarsa biz bunu kabul etmiyoruz. Gerçek sorumlu ve failler ortaya çıkarılmalıdır. Bunlar kamuoyunun önüne çıkıp biz yaptık demeliler. Bunlar sadece görevi ihmal edenlerdir. Bu uğurda ne gerekiyorsa sonuna kadar yapacağız. Ve mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz."
Önemli olan asıl dava
Önkol ailesinin avukatı Rahşan Bataray Saman ise, olayın üzerinden uzun bir süre geçtiğini belirterek, eğer böyle bir müdahale söz konusu ise bunu olumlu bir gelişme olarak değerlendirdiklerini söyledi. Saman, görevi ihmal suçundan da suç duyurularının olduğunu hatırlatarak, ancak asıl olanın Ceylan'ın ölümü ile ilgili davada bir gelişmenin olmaması olduğuna dikkat çekti.
'Olayın geçmişi'
Diyarbakır'ın Lice ilçesi Şenlik Köyü Xambaz mezrasında 28 Eylül 2009 tarihinde hayvanlarını otlattığı sırada Yayla Karakolu'ndan atılan patlayıcı ile katledilen 12 yaşındaki Ceylan Önkol olayı ile ilgili yürütülen soruşturma ölümünün 4'ncü yılında da henüz aydınlatılmış değil. En son patlamaya neden olan cisim ile ilgili beklenen raporu açıklayan Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) Kurumu Genel Müdürlüğü, yaptıkları kriminal inceleme sonucu cismin "40 mm bomba atar mühimmatı" olabileceği belirtmişti. Mühimmatın patlama şekli, etki gücü ve etki alanı ile ilgili ayrıntılı bilgiye yer verilen raporda, cismin havan topu olma olasılığının ise vücut bütünlüğünün zarar görmemiş olması ve patlamanın meydana geldiği alanda belirlenen ölçüde çukur oluşmaması nedeniyle mümkün olamayacağı kaydedilmişti. Raporun en dikkat çeken ve aslında MKE'nin uzmanlık alanına girmeyen kısmında ise, "Tüm dosya kapsamı olay yeri ve ölenin fotoğrafları incelendiğinde atılan bir havan mühimmatının isabet etmesi değil yerde bulunan patlamayan bir bomba atar mühimmata elindeki tahra denilen demirden üretilen cisimle çömelerek, vurması sonucu olabileceği" iddia edilmişti. En son olarak ise Nisan ayı başında Ceylan'ın ölümü ilgili olarak jandarma görevlileri hakkında açılan soruşturmada takipsizlik kararı verilmişti. DİHA
'Bir kişiyi cezalandırarak olayın üstünü kapatamazlar'
Yaşanan gelişmeyi değerlendiren Ceylan Önkol'un ağabeyi Rıfat Önkol, bu gelişmenin yetersiz olduğunu belirterek, olayda sorumlu olan tüm sorumluların açığa çıkarılıp cezalandırılması gerektiğini söyledi. "Olay daha ayrıntılı bir şekilde açık ve net olarak ortaya çıkarılmalıdır. Ve sorumlular cezalandırılmalıdır" diyen ağabey Önkol, bu olayda sadece komutanın sorumlu olmadığını aktardı. Önkol, şunları ifade etti: "Sadece bir, iki insanı cezalandırarak, bu olayı sonuçlandıramazlar. Bu doğru değil. Komutan orada sadece görevini ihmal eden kişidir. Ama bu olayın arkasındaki tüm ayrıntıların aydınlatılması lazım. Olayın ayrıntıları ile ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Sadece binbaşını cezalandırıp kapatmak istiyorlarsa biz bunu kabul etmiyoruz. Gerçek sorumlu ve failler ortaya çıkarılmalıdır. Bunlar kamuoyunun önüne çıkıp biz yaptık demeliler. Bunlar sadece görevi ihmal edenlerdir. Bu uğurda ne gerekiyorsa sonuna kadar yapacağız. Ve mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz."
Önemli olan asıl dava
Önkol ailesinin avukatı Rahşan Bataray Saman ise, olayın üzerinden uzun bir süre geçtiğini belirterek, eğer böyle bir müdahale söz konusu ise bunu olumlu bir gelişme olarak değerlendirdiklerini söyledi. Saman, görevi ihmal suçundan da suç duyurularının olduğunu hatırlatarak, ancak asıl olanın Ceylan'ın ölümü ile ilgili davada bir gelişmenin olmaması olduğuna dikkat çekti.
'Olayın geçmişi'
Diyarbakır'ın Lice ilçesi Şenlik Köyü Xambaz mezrasında 28 Eylül 2009 tarihinde hayvanlarını otlattığı sırada Yayla Karakolu'ndan atılan patlayıcı ile katledilen 12 yaşındaki Ceylan Önkol olayı ile ilgili yürütülen soruşturma ölümünün 4'ncü yılında da henüz aydınlatılmış değil. En son patlamaya neden olan cisim ile ilgili beklenen raporu açıklayan Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) Kurumu Genel Müdürlüğü, yaptıkları kriminal inceleme sonucu cismin "40 mm bomba atar mühimmatı" olabileceği belirtmişti. Mühimmatın patlama şekli, etki gücü ve etki alanı ile ilgili ayrıntılı bilgiye yer verilen raporda, cismin havan topu olma olasılığının ise vücut bütünlüğünün zarar görmemiş olması ve patlamanın meydana geldiği alanda belirlenen ölçüde çukur oluşmaması nedeniyle mümkün olamayacağı kaydedilmişti. Raporun en dikkat çeken ve aslında MKE'nin uzmanlık alanına girmeyen kısmında ise, "Tüm dosya kapsamı olay yeri ve ölenin fotoğrafları incelendiğinde atılan bir havan mühimmatının isabet etmesi değil yerde bulunan patlamayan bir bomba atar mühimmata elindeki tahra denilen demirden üretilen cisimle çömelerek, vurması sonucu olabileceği" iddia edilmişti. En son olarak ise Nisan ayı başında Ceylan'ın ölümü ilgili olarak jandarma görevlileri hakkında açılan soruşturmada takipsizlik kararı verilmişti. DİHA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.