Meclis’te devam eden bütçe görüşmeleri kapsamında Adalet Akademisi bütçesi üzerine konuşan HDP Van Milletvekili Özdal Üçer, yolsuzluklara değindi. Halkın ödemiş olduğu vergilerden oluşan bütçenin tahsis edildikten sonra denetimsiz harcamalarla birilerinin çocuklarına, yakınlarına haksız kazanca dönüştürülerek yolsuzluk yapıldığına dikkat çeken Üçer, Türkiye’deki bütün kurumların yolsuzluk konusunda güçlü bir denetimden geçmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’de adalet sisteminin işlemediğini belirten Üçer, hukukun sadece yasalardan ibaret olmadığını, adalet, hak ve paylaşımı da barındırması gerektiğini söyledi. Sokağa çıkmanın, hak aramanın suç haline getirildiğini belirten Üçer, “Basın açıklaması yapmak suç, sokağa çıkmak suç. ‘Gösteri yaparsan akan kandan sorumlu olursun’ demek bir hukuk bilincinden yoksunluktur, despotluktur. Adalet, Cumhurbaşkanının 1.250 odalı sarayda oturup da insanların evsiz olması demek değildir. Adalet, ayakkabı kutuları milyarlarla dolu olan bakan çocuklarının yanında halkın çocuklarının ayakkabısız dolaşması demek değildir. Adalet, gözaltına alınma sebebi ne olursa olsun, insanlara işkence edilmesi demek değildir. Adalet, insanlar ‘Kürt’tür’, ‘Çerkez’dir’, ‘Laz’dır’, “Ermeni’dir’ diye katledilmesi demek değildir. Adalet, insanların dillerinin yasaklanması değildir” diye konuştu

HALK TABİİ Kİ EYLEM YAPACAKTIR

Hukukun herkes için geçerli olması gereken adaleti tesis etmekle sorumlu olduğunu ifade eden Üçer, “Baklava çalan çocuk on iki yıl ceza alır, gemiler satın alıp da kaçakçılık yapan Cumhurbaşkanının oğlu cezadan muaftır. Böyle bir yasa var mı? Böyle bir hukuk var mı?.. Halkın parasını çalan siyasilerin hiçbir ceza almadığı bir ülkede baklava çalan çocuklar veyahut da ‘tencere tava çalan’ kadınlar, gençler, emekçiler bu konuda suçlu olacaklar. Yok öyle yağma! Yok öyle adalet! Dünyanın hiçbir halkına anlatamazsınız bunu. O panzerlerin hesabını vermek zorundasınız. O panzerler de bu halkın ödediği vergilerle alınıyor, o kurduğunuz kalekollar da. Şiddet, tepkiselliği doğurur. Halk tabii ki eylem yapacaktır, halk tabii ki demokratik hakkını kullanacaktır ama devletin şiddet kullanma hakkı yoktur” dedi.

‘CUMHURBAŞKANI SERVETİNİ VE KAYNAĞINI AÇIKLAMALI’

Cumhurbaşkanının oğlu olsa bile herkesin gelir kaynağını kamuoyuyla resmî bir şekilde paylaşması gerektiğini hatırlatan Üçer, işçi çocuğu olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı gerçek servetini ve kaynağını Meclise ve halka açıklamaya çağırdı. Cumhurbaşkanı’nın oğlu Bilal Erdoğan’ın gemisine yakıtı nereden aldığının ve bunun faturaların nasıl düzenlendiğinin araştırılması gerektiğini belirten Üçer şöyle konuştu: “Şaibeli bir durumun varlığından bahsederek bir kamuoyu bilgilendirmesi yapıyorum. Eğer bu ülkede bir bidon mazot kaçırdı diye Roboski’de olduğu gibi, 34 insan katlediliyorsa, AKP iktidarı döneminde 100’e yakın çocuk sadece bir bidon mazot kaçırdı diye, asker ve polis tarafından katledilmişse bu ülkenin Cumhurbaşkanının oğlu İskenderun’dan ya da herhangi bir limandan gemisine yüklediği mazotun hesabını vermek zorundadır."/ANF