
'Bu bütçenin ruhu militaristtir'
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Hakkari Milletvekili Adil Kurt, 2013 Bütçe görüşmelerinde 5. Madde üzerine partisi adına görüşlerini bildirmek için söz aldı.
Türkiye ekonomisindeki yapısal bozukluğun sebebinin kabinedeki özellikle ekonomiyi alanındaki bakanlıkların yapısal sorunlarından kaynaklandığını belirten Kurt, Öncelikle, ekonomideki bu çok başlılığın bakanlıklar düzeyinde asgariye indirilmesi gerekir. dedi.
Ekonomiyi yöneten bakanlar açısından, bakanlıklar açısından ciddi bir yapılanma sorunu olduğunu ifade eden Adil Kurt, Başbakan"ın yakın zamanda yaptığı Bakanlık sayısını 25'e indirene kadar akla karayı seçtim. Keşke 15'e indirebilsek sözüne ironik bir biçimde atıfta bulunarak; halihazırda zaten Ekonomi Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı gibi bakanlıkların Maliye Bakanlığı"nın genel müdürlüğü gibi çalıştığını, dolayısıyla bu bakanlıkların Maliye Bakanlığı bünyesinde birleştirilebileceğini vurguladı. Konuşmasının devamında, 2013 bütçesinin halka Ocak ayı ile birlikte zam olarak yansıyacağına değinen Kurt, Çürümüş bir sistemi cilalayarak, parlatarak siz, halka satamazsınız. Bakın, bu bütçenin halk açısından ilk icraatı, 2013 yılının ilk ayında zamdır. 2013 yılının ilk ayında siz ideolojik zamlardan başlayarak zam yapmaya başlayacaksınız. Bu bütçe, bu Mecliste onaylandıktan sonra halka ilk yansıması zamdır. Dolayısıyla, çürümüş bir yapının, bu neoliberal ekonomik sentezlerle oluşturulan bu bütçe yapısının halka yararının dokunacağı bir şeyi yok.» dedi.
"Bu Bütçenin Ruhu Militaristtir"
Bu yıl önlerine konan bütçenin militarist bir ruhla hazırlandığına dikkat çeken Kurt, bu bütçenin bir savaş bütçesi olduğunu ve savaş hazırlığına binaen hazırlandığını dile getirdi. Bu yıl bütçe açığının 33.5 Milyar olarak hesaplandığını hatırlatan Kurt, Bütçe açığına esasında bakan biz, 33,5 milyar olarak hesapladık ama bu sapma biraz daha fazla olabilir. Bu olasılığı neye göre yapıyor? Bölgede bir savaş durumu söz konusu olursa tabii ki sapma biraz daha büyür. dedi.
"Biz Dağa Gitmedik, Buradayız"
Adil Kurt, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç"ın BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak için söylediği Ben o milletvekilinin gördüğü işkenceleri görmüş olsaydım ben de dağa giderdim. Sözlerine atıfta bulunarak, Sadece bir milletvekili değil, bakın, bizim sıralarda oturan milletvekillerinin toplam cezaevi yatmışlığı 300 yılın üzerindedir ama buradayız. Sorunun demokratik yöntemlerle çözümünü arzulayan bir yapıyı konuşmaya çalışıyoruz sizlerle. Bu ülkede Kürtlerin üzerinden sadece 12 Eylül silindiri geçmedi. Ama çok iyi biliyorum, ezen-ezilen ilişkisinde ezenler, yaptıkları uygulamalardan pişmanlık duydukları andan itibaren çözüm kapısı aralanıyor. Umut ediyorum, bu, bir pişmanlık vesilesidir, belirtisidir; yapılan uygulamalardan bir pişmanlık duyulmuş olsun ve bugünden sonra geçmişte konuşulanları tekrar konuşmak durumunda kalmayalım. dedi.
TMK"yı Kaldırın
Yine Arınç"ın Terörle Mücadele Kanunu (TMK) hakkında yaptığı açıklamaya da dikkat çeken Kurt, Hükümetin TMK"da değişiklik konusunda niyetlerinin olmadığını söyledi. Hükümete seslenen Kurt, Hiç kimse TMK"yı, Terörle Mücadele Kanunu"ndaki antidemokratik yapıları, antidemokratik uygulamaları gündeme getirmiyormuş gibi bir algı yansıtılıyor dışarıya. Bu da doğru değil ama hakikaten bu konuda niyetiniz varsa, bir iyileştirme yapma niyetiniz varsa, TMK"yı ortadan kaldırıp demokratik bir yasayı gündeme getirme gibi bir arzunuz varsa -geçenlerde de söyledik- buyurun getirin. Düşünce ve fikir özgürlüğü önündeki her türlü engeli kaldıralım. Bir tek şart koşuyoruz: Şiddet içermediği sürece herkes düşüncesini özgürce ifade edebilsin. Buyurun getirin. Ama bugünkü uygulamalar, 12 Eylül uygulamalarından farklı değildir. dedi.
Yüksekova"daki Sivil Cuma Saldırısı
Konuşmasının devamında, bir buçuk ay önce Yüksekova"da sivil cuma namazına saldırı esnasında çekilen bir fotoğrafı gösteren Kurt; Allah"a secde duran insanlar bunlar, Fatiha okuyan insanlar bunlar. Nasıl bir muameleye tabi tutuldu bu insanlar? Namaz kılan insanlara ne yaptı bu ülkenin polisi? Gaz bombasıyla saldırdı. Bu insanlar namaz kılıyor.12 Eylülde bile bu kadarı olmamıştı dedi. Konuşmasının devamında; 12 Eylül uygulamalarından pişmanlık duyuyorsanız, bundan da pişmanlık duyduğunuzu ifade etmeniz gerekiyor. 12 Eylül zulümse bugünkü katmerli zulümdür. Bu fotoğraftan pişmanlık duyuyor musunuz? Secdeye duran insanlara gaz bombasıyla, tazyikli suyla saldırmak hangi vicdana sığar, neyle izah edilir? diye tepki göstererek konuşmasını tamamladı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.