
Hakkari'de barış şöleni düzenlendi
1 Eylül dünya Barış Günü Hakkaride düzenlenen şölen ile kutlandı.
Hakkari"de 42 sivil toplum örgütü öncülüğünde 1 Eylül dünya Barış Günü nedeniyle bir şölen düzenlendi. Öğle saatlerinde şehir stadyumu önünde başlayan barış şölenine Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, Çukurca Belediye Başkanı Ziro Koç, BDP İl Başkanı Rahmi Kurt, Merkez ilçe Başkanı Yavuz Aksaç, eski BDP il Başkanları M. Sıddık Akış, Hasan Güzel, Hivzullah Kansu, Sivil Toplum Örgütü Temsilcileri, barış anneleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Burada davul ve zurnalar eşliğinde halay çeken grup, Kürtçe Türkçe "JI BO AŞİTİYA CIVAKÎ NE TECRÎT MÛZAKERE" "TOPLUMSAL BARIŞ İÇİN TECRİT DEĞİL MÜZAKERE"
"1"Ê ÎLONÊ ROJA AŞİTÎYA CÎHANÊ PÎROZ BE!"" PLATFORMA KED Û DEMOKRASİYE" yazılı dev pankart eşliğinde çevre yolundan TEDAŞ il müdürlüğüne kadar yürüdüler.
Hakkari Emek ve Demokrasi Platformu adına bir konuşma yapan İHD Hakkari Şube Başkanı İsmail Akbulut, görevlerinin Türkiye"yi emperyalist müdahalelerin maşası olmaktan çıkartıp barışın ve kardeşliğin savunucusu yapmak olduğunu söyledi.
Ortadoğu"nun kan gölüne çevrildiğine işaret eden Akbulut, ABD emperyalizminin başını çektiği dünyanın egemenleri, enerji kaynaklarına ve yollarına hakim olma hırslarını ve saldırganlıklarını, 'özgürlük ve demokrasi' sözcüklerinin ardına gizleyerek, Ortadoğu"yu kan gölüne çevirmeye devam etmektedirler. Türkiye"yi emperyalist müdahalelerin maşası değil, barışın ve kardeşliğin savunucusu ve mücadelecisi haline getirmek hepimizin görevidir.dedi.
Akbulut, Kürt halkının temel taleplerinin karşılanması gerektiğini belirterek, Özlemimiz, kimliği, kültürü, dili, dini, mezhebi, görüşü ne olursa olsun, üzerinde eşit haklara sahip yurttaşlar olarak yaşayacağımız, demokratikleşmeye yönelik çözümlerin benimsendiği, eşitlikçi ve özgürlükçü bir Türkiye özlemidir. Bugün Kürtlere karşı dayatılan baskı ve sindirme politikaları ile barışın önüne kurulan engeller, halkların arasındaki barış ve kardeşliğe kurulmuş barikatlardır. Şimdi diyalog ve çözüm zamanıdır. Operasyonlar durmalı, silahlar susmalı, ölümler son bulmalıdır.dedi.
Barış için nefret tohumları yerine kardeşlik duygularının pekiştirilmesi gerektiğini ifade eden Akbulut, Unutulmamalıdır ki, toplumsal yaşamın içerisinde, halkların arasında kurulamayan barış hiçbir yerde kurulamaz
Kürtlerin demokratik hak taleplerini yok sayan AKP, askeri ve siyasi operasyonlarla çatışma zeminlerini güçlendirmekte, barış umutlarını her geçen gün biraz daha tüketmektedir.dedi.
Hangi Türk kanunda Kürtlükten bahsedilir"
Ardından kürsüye çıkan Belediye Başkanı Bedirhanoğlu Kürtçe yaptığı konuşmasında tarih boyunca birçok hükümdarın zalim olarak bilindiğini ve hepsinin aslında aynı şeyleri yaparak zulümkarlık yaptığını belirtti.
Başbakan Erdoğan"ında aslında Firavundan ya da Hitlerden bir farkının olmadığını belirten Bedirhanoğlu, yüzyıllardır kardeşkanı dökülüyor. Tarih boyunca Nemrut, Firavun, Musolini, Hitler, Evren halklarına zulüm ettiler. Bugün Tayyip Erdoğan da sizlere ne kadar hak ve özgürlük verirsem o kadar yaşayacaksınız diyor. Dilinizi benim istediğim yerde ve zamanda kullanacaksınız diyor. Asimilasyon bitti diyorlar. Peki Türk kanun ve anayasasının herhangi bir yerinde Kürt kelimesi daya Kürdün hakkı diye bir şey var mı? Erdoğanın bu devirde yaptıkları ile Nemrut ya da Firavundan ne farkıvar? Erdoğanın yaptıkalrı dışında Bunlarda farklı bir şey yapmıyorlardı ki. Hatta onalar kimsenin dilini yasaklamamışken Erdoğan bunu da yaptı. Bunların düşünce ve davranışları arasında bir fark yok. Zulüm eden Deccaldır şeklinde konuştu.
Yapılan konuşmaların ardında n program müzik ve halaylarla devam etti.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.