
Kışanak: AYM kararı geç ama önemli
BDP Eş Genel Başkanı ve Amed Büyükşehir Belediye Başkan adayı Gültan Kışanak, Anayasa Mahkemesinin tutuklu milletvekilleriyle ilgili aldığı kararın, gecikmiş ama önemli bir karar olduğunu söyledi.
Ceren Kadın Derneğini ziyaret eden Kışanak, gazetecilere yaptığı açıklamada Anayasa Mahkemesinin aldığı kararın önemli olduğunu dile getirdi. Uzun tutukluluk süresinin temel bir hukuk sorunu olduğunu anlatan Kışınak, yasal düzenleme yapılarak bu sorunun giderilmesi gerektiğini ifade etti.
Kışanak, geç alınmış bir karar olduğunu belirterek şunları söyledi: "Anayasa Mahkemesi, Türkiyede iç denetim mekanizmasıdır. Bu kararı almasına bu kadar gecikmesine fırsat vermemeliydi. Daha önce de yargı kendi içerisinde adaleti kendi içerisinde temin edecek, yolları yöntemleri bulup işletmesi gerekirdi. Mustafa Balbayın tahliyesinden sonra, ortaya çıkan durum tam bir ayrımcılık örneğidir. Özel bir devlet yaklaşımı örneğiydi. Bu hiçbir şekilde kabul edilir bir durum değildi. Bu yanlışın Anayasa Mahkemesinden dönmüş olması, gecikmiş ama önemli karardır. Umuyorum kısa zamanda diğer arkadaşlarımız için de, benzer kararlar hızlı bir şekilde verilir. Milletvekilli arkadaşlarımızın dışında da, çok sayıda belediye başkanı, belediye meclis üyeleri arkadaşımız tutuklu. Uzun tutukluluk Türkiyenin temel bir hukuk sorunudur. Bu konuda yasal bir düzenleme yapılarak, çözülmesi gerekiyor. Tutukluluk bir tedbir değil, bir ceza yöntemi olarak uygulanıyor. Belediye başkanlarının 4,5 yıl boyunca tutuklu yargılanmasını gerektirecek herhangi bir neden söz konusu değildi. Bu tamamıyla bir cezalandırma yaklaşımıdır. Bu yaklaşımından derhal vazgeçilmesi gerekiyor."
YARGIDA KÖKLÜ BİR DEĞİŞİME İHTİYAÇ VAR
Kışanak, son dönemlerde yargıda yaşanan tartışmalara da değinerek, Türkiyede herkesin yargıdan şikayetçi olduğunu söyledi. Yargıda köklü bir değişime ihtiyacın olduğunu kaydeden Kışanak, şunları söyledi: "Son günlerde yargıyla ilgili çok ciddi tartışmalar var. Biz, Kürtlerin ve kadınların yargıya itimadı kalmamıştı ama son tartışmalarda öyle gösteriyor ki, Türkiyede 72 milyonun tamamının yargıdan bir şikayeti var. Adalet, hukuk sistemi yok. Bağımsız bir yargıdan söz etmek mümkün değildir. Tamamen ideolojik, siyasal amaçla yönlendirilen, kim egemenliği ele geçirirse onun borusunu öttürdüğü bir alana dönüştürülmüş bir durumda. Bu da çok köklü bir değişimi gerektiriyor. Bence, Türkiyenin en büyük sorunu devletin yeniden yapılanması, demokratik hukuk devleti normlarına göre, kendisini bu yapısal sorunlardan arındırması gerekiyor. Umarım bu yaşadıklarımız buna vesile olur."
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.