Uğur'un annesi: Katledilişleri gözlerimizin önünden gitmiyor

Uğur'un annesi: Katledilişleri gözlerimizin önünden gitmiyor

12 yaşında 13 kurşunla Uğur Kaymaz ve babası Ahmet Kaymaz'ın polis tarafından katledilmesinin üzerinden 9 yıl geçti.

A+A-

12 yaşında 13 kurşunla Uğur Kaymaz ve babası Ahmet Kaymaz'ın polis tarafından katledilmesinin üzerinden 9 yıl geçti. Eşi ve oğlunun katledilişlerinin her zaman gözlerinin önünde olduğunu ifade eden anne Makbule Kaymaz ise, "Katiller dışarıda geziyor. Bizleri öldürülen onlar, ama tutuklanan bizleriz. Bu adalet değildir" diyor. Türkiye'de yargı sisteminin Kürtlere karşı önyargılı olduğunu vurgulayan Kaymaz'ın avukatı Erdal Kuzu ise, "Yargı sistemi önyargısız olmuş olsaydı, katilleri serbest bırakmazdı" dedi.

Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 21 Kasım 2004 tarihinde 12 yaşındaki Uğur Kaymaz ve babası Ahmet Kaymaz'ın evlerinin önünde polisler tarafından katledilmesinin üzerinden 9 yıl geçti. 12 yaşında 13 kurşun ile katledildiğinde yanına bırakılan kalaşnikof marka silah ile Uğur Kaymaz, "eylem hazırlığındaki terörist" diye kamuoyuna yansıtılmak istendi. Okulda devamsızlığı bile olmayan, yanında babası ile ayaklarında terlik ile yere serili şekilde bulunan Uğur Kaymaz, katledildiğinde İlköğretim 5. sınıf öğrencisiydi. Kaymaz'ı ve babasını katleden polisin "yanlış ihbar ve istihbarat üzerine yargısız infaz yaptığı" iddiaları kamuoyuna yansımasına rağmen, operasyonda silah kullanan hiçbir polis ceza almadı. Türkiye'de iç hukuk yolları kapandığı için dava, AİHM'e taşındı.

'Bizleri öldüren onlar ama tutuklanan bizleriz'

Oğlunun ve eşinin katledilişinin üzerinden 9 yıl geçmesine rağmen faillerin dışarıda gezdiğini belirten anne Makbule Kaymaz (38), "Eşimi ve oğlumu, kapı önünde sebepsiz yere katlettiler ve katilleri hala dışarıda. Katletmelerinin üzerinden 9 yıl geçti. Biz şehitlerimizi zar zor defnediyoruz ve ardından bizi tutuklayıp cezaevine gönderiyorlar. Biz bir şey yaptığımız da hemen tutukluyorlar peki neden sebepsiz yere öldürülen eşimin ve çocuğumun katilleri yakalanmadı?" diye soruyor bugün.

"Uğur eğer yaşasaydı şu anda bir delikanlı olmuş olacaktı" diyen anne Kaymaz, "Ölümlerinin yıldönümü olduğunda sanki yeniden öldürüldükleri aklıma geliyor. Unutmuyoruz. Gezsek de yesek de katledilişleri gözlerimizin önünden gitmiyor. Allah kimseyi eşsiz ve çocuksuz bırakmasın" diye konuştu. Türkiye'de adaletin olmadığını dile getiren anne Kaymaz, "Katiller dışarıda geziyor. Bizleri öldürülen onlar, ama tutuklanan bizleriz. Bu adalet değildir" diye konuştu. Yine de artık savaşı değil, barışı istediklerini belirten anne Kaymaz, "Artık kimse öldürülmesin. Çocuklar öldürülmesin. Yeter artık; bizim yüreğimiz yandı başkalarınınki yanmasın. Biz barışı istiyoruz savaşı değil" dedi.

'Türkiye'de yargı sistemi Kürtlere karşı önyargılıdır'

Katledilen baba ve oğul Kaymaz'ın avukatı olan Erdal Kuzu ise, oğul ve baba Kaymaz'ın katillerinin yargılaması sürecinde birçok hukuksuzluğun yaşandığını belirerek, şunları dile getirdi: "Uğur gibi babasının katledilmesi toplumsal vicdanda derin bir yara açmıştır. O zaman hukuk anlamında yapılan mücadele ile Türkiye'de, bu faillerin yargı önüne çıkarılıp, cezalandırması ve bununla da kamuoyu vicdanını tatmin edilmesi ve Türkiye'de ayrımcı bir hukukun olmadığını kanıtlaması amacını taşıyordu. Fakat bütün bu konularda yanıldık. Maalesef, yargı sistemi Kürtlere karşı önyargılıdır. Türkiye'deki yargı sistemi etnik kimlikçidir. Yargı sistemi bütün Kürtleri suçlu eğilimli olarak gören bir sistemdir. Bu mantıkla hareket edildiği için Uğur ve babasının katilleri hakkında da beraat kararı verildi. Yargı, onları da bir yerde akladı."

'AİHM'de davayı kazanırsak buruk bir sevinç yaşayacağız'

Türkiye'de iç hukuk yolları kapandığından dolayı davayı AİHM'e taşıdıklarını ve davanın hala devam ettiğini kaydeden Kuzu, "AİHM, en son Şırnak'ta köylerin bombalanmasına ilişkin emsal bir karar verdi. Bu kararın ardından Uğur ve Ahmet Kaymaz için ciddi bir şekilde tespit kararın çıkacağını diliyoruz. Çünkü Uğur ve babasının yaşam hakkının gasp edildiğinden kimsenin bir şüphesi yoktur. Şüphesi olanlar ise katilleri kollayan yargı mensuplarıydı. AİHM'de biz Uğur ve babasının yaşam hakkını ihlal edildiğini tespit ettirebilirsek ve AİHM bu yönde bir karar verirse; belki daha sonra Uğur'un ardından öldürülmüş diğer çocuklar açısından da yeni bir yol açılmış olacaktır. Bu yargılamanın sonucunu bekliyoruz" diye belirtti.

Oğul ve baba Kaymaz'ın önümüzdeki günlerde ölüm yıldönümü olduğunu ve hüzünlendiklerini belirten Kuzu, "AİHM'de davayı kazanırsak o zaman buruk bir sevinç yaşamış olacağız" dedi.

MEHMET ŞAH ORUÇ - DİHA

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.